Herkese merhabalar,
Greencard hikayemiz Ekim 2016’da başvuru süresi ile başladı ve Kasım 2017’de eşim Gizem ve 3.5 yaşındaki kızımız Beren ile beraber Dallas, Teksas’a taşınmamız ile son buldu. Aslında son buldu demek yanlış olacak, yeni bir boyut kazandı diyelim… Geldiğimizden bu yana hızlı bir 2 ay geçirdikten sonra yaşadığımız bu sürecin her aşamasında bize sonsuz yardımı olan bu siteden kopamadığımı fark edip, sevgili Mehmet’e kendi hikayemizi paylaşmak ve benzer durumda olan arkadaşlara yardım etmek istediğimi söyledim, ve işte buradayım:)
Öncelikle neden böyle bir işe kalkıştık, buradan başlayalım. Eşimle beraber az da olsa İngiltere, İskoçya, Almanya, Hollanda, Fransa gibi turistik deneyimlerimiz olmuştu, hep oradaki yaşamlara içimiz giderdi. Ancak ABD hakkında fikrimiz yoktu. Hatta ben ABD konusunda uzaktan duyduklarım ve gördüklerim sebebiyle ön yargılıydım bile diyebilirim. Her ne kadar yurdışındaki yaşamları kıskansak da, hiç gidelim de oralalarda yaşayalım diye bir isteğimiz olmamıştı. Ancak insan çocuk sahibi olunca tüm öncelikleri ve gelecek hakkındaki düşünceleri/planları değişmeye başlıyor. 2014 yılında sevgili Beren’imizin dünyaya gelmesinden ve Türkiye’de kreşe başlamasından sonra yavaştan eğitimi ve onun geleceği ile alakalı planlar yapmaya başladık. Maalesef ülkemizdeki eğitim kaygıları, malum ayda bir değişen sınavlar sistemi, özel okul ve hatta anaokul ücretleri, devlet okullarının durumları gibi konular tam da aynı zamana denk geldi. Ben ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü mezunuyum, ancak hiçbir zaman kendi mesleğimi yapmadım. Son 15 yılı medikal cihaz sektöründe olmak üzere hep satış pozisyonlarında çalıştım. Eşim ise Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu ve TCDD Genel Müdürlüğünde çalışıyordu. Yaşım ilerledikçe sektörün ve ekonominin gidişi sebebiyle yıllık kazancımın her sene düşmeye başlaması, eşimin kazancının zaten otomatikman enflasyon karşısında erimesi, ülkenin giderek kutuplaşması, sevgi, ahlak ve bilgi yerine saygısızlık, ahlaksızlık ve cehaletin prim yapmaya başlaması ve benzer onlarca sebep yüzünden artık kendi ülkemize karşı yabancılaştığımızı hissetmeye başladık. Hayat boyu özel okul için para kazanıp, yine de kızımızın bu ülkede yaşayacak olması malesef bizi üzmeye başladı. Son Londra seyahatimizde Hyde Park’ta köpekleriyle oynayan insanları görüp içimizden “Buradaki insanların köpekleri bile bizim çocuklarımızdan iyi şartlarda vakit geçiriyor” diye geçirmiştik. Nasıl gerçekten istediysek, Ekim 2016’da başvurduğumuz Greencard’ın Mayıs 2017’de eşime çıktığını öğrendik:)
Süreç hakkında o kadar bilgisizdik ki, çekilişi kazanınca 1 ay sonra gideceğiz sanıyorduk. Araştırdıkça esas zahmetli sürecin daha yeni başladığını öğrendik. Tam da o sıralarda eşim bu siteyi keşfetti ve olabilecek tüm adımlarda buradan yardım aldık. Yeri gelmişken ardı arkası kesilmeyen sorularımıza bıkmadan usanmadan sabırla cevap veren arkadaşlarımıza tekrardan teşekkür etmek isteriz:) Çekiliş numaramızın düşüklüğü (Ne kadar düşük olduğunu tahmin etmeniz cidden olanaksız), detaylı bir online başvuru çalışması, ciddi bir elçilik görüşmesi hazırlığı ve şans ile 3 Ekim 2017’de vizemizi aldık. Numaramızın düşüklüğü sebebi ile muhtemelen Türkiye’deki ilk DV2018 görüşmesini yapan aile bizdik. Bazı sebeplerden ötürü Ocak 2018’de gelmeyi planlarken Türkiye-ABD arasındaki devamlı tırmanan gerilim sebebi ile panikleyerek ani bir karar ile Kasım 2017 sonunda ABD’ye Houston üzerinden giriş yaptık.
Neden Dallas, TX diye sorabilirsiniz. Aslında bana göre sürecin esas cesaret isteyen ve zor kısmı işi, gücü, evi, barkı bırakıp, satıp sevdiklerinizi arkada bırakıp buralara gelebilmekte. Bu kısmı atlattıktan sonra insan nerede para kazanır nerede huzuru bulursa 50 farklı eyalet ve yüzlerce şehirden birine taşınabilir kolaylıkla. Biz yaptığımız araştırmalarda Teksas eyaletinin bize uyan bazı avantajları olduğunu fark ettik. Ana geliş sebebimiz kızımızın eğitimi olduğundan, tüm ABD’nin hemen hemen en iyi devlet eğitiminin Teksas’ta olması, ne iş yapacağımız belli olmadığından iş kurma ihtimaline karşı Teksas’ta eyalet vergisinin olmaması, hayat şartlarının kuzeye göre daha uygun olması, güney eyaletlerinin insan yapısı, bize daha yakın iklimi, Houston üzerinden gidiş geliş rahatlığı (nispeten), Houston’da bulunan Türkiye Büyükelçiliği vs gibi sebepler ile Teksas’ta karar kıldık. Houston ve Dallas’ta bulunan bazı arkadaşlarımız ile görüştükten sonra da en çok iklim sebebi ile Dallas’ta karar kıldık.
Dallas, Teksas söz konusu olunca insan ne kadar araştırsa da, internetten resimlere baksa da, çöllerde uçuşan kuru çalılar, kaktüsler, kapısı gıcırdayan tozlu Chevrolet Silverado kamyonetler ve kovboy şapkaları hayal ediyor:) Gelince hayretler içinde kaldık diyebilirim. Teksas’ın göbeğinde Dallas’ın neredeyse Londra’dan yeşil olduğunu bana kim söylese inandıramazdı. Şehirde aklınıza gelen tüm alanların çimlendirilmiş olması, her köşede ağaçlarla ve göllerle kaplı neredeyse tamamı aktif, halkın kullanabileceği yeşil alanların olması, trafiğin ve her anlamda saygı ve hoşgörünün inanılmaz seviyede oluşu, insanların güleryüzlülüğü, neredeyse tüm hayatın çocuklar üzerine kurulmuş olması ve tüm Dallas-Forthworth metropleks alanının merkezdeki az sayıdaki gökdelen haricinde 3 katlı binalardan oluşması bizi en şaşırtan şeyler oldu…
Mesela burası oturduğumuz mahalledeki alelade bir çocuk parkındaki gölet:
Burası da Dallas Arboretum and Botanical Garden:
Dallas Zoo’dan bir kare… (Ankara’da artık hayvanat bahçemiz olmadığından çok sevdik burayı!)
Plano, Teksas’taki minik 2+1 evimiz:)
Neredeyse 1 günlük bir Ankara-İstanbul-Houston uçuşundan sonra 30 Kasım 2017’de Houston havaalanından girişimizi yaptık. Eziyetli ve yavaş ilerleyen bir pasaport kontrol sürecinden sonra bizi göçmen bürosuna aldılar. Burada neler yapmamız gerektiğini de tabi ki araştırmıştık. Online başvuru aşamasında verdiğimiz adres yerine SSN ve Greencard teslimi için Dallas’ta bulunan bir arkadaşımızın adresini verdik ve bavulları almak üzere ayrıldık. Tabi inişten bu yana 1.5 saat geçtiği için bagajlar banttan indirilmişti ve sağda solda dağınık şekilde bekliyordu. Biraz THY ve alan görevlilerinden, biraz ucuza kaçmamızdan ve biraz da bavullarımızın ultra ağır olmasından kaynaklı 6 bavulumuzun 4’ünün kırıldığını, 1 bavul ve en önemlisi çocuk araba koltuğunun kayıp olduğunu fark ettik. En az 1 saat kadar da gece körü bunların raporlaması ve hasar iadesi işlemleriyle uğraştık. Tüm bu süreçler aslında çok zahmetli değil, ancak yanınızda 3.5 yaşında bir çocuk varsa gerçekten ultra yorucu olabiliyor. Daha önceden kiraladığımız Dodge Grand Caravan’ı almaya gittiğimde çocuk koltuğu olacak şekilde güncelledim. Burada dikkat etmek gereken bir konu var, aracı kiralarken örneğin Dodge Grand Caravan veya muadili olarak kiralıyorsunuz. Size o sınıf (güya o sınıf) benzer bir araç veriyorlar. Bize en yakın Dodge Journey geldi, ancak ben 6 büyük bavul, 6 kabin bagajı ve 3 sırt çantası için ancak sığacağımız Grand Caravan’a göre hesap yapmıştım. Allah tarafından 1 adet kaybolan bavulumuz sayesinde ucu ucuna arabaya sığabildik. O gece Houston’da otele nasıl gittik, o yollarda ben arabayı nasıl sürdüm, nasıl yattık, nasıl kalktık bir biz, bir Allah bilir:)
Ertesi sabah kendimize biraz geldikten sonra Dallas’a geçtik. Airbnb’den esas kalacağımız evi kiralayana kadar idare edeceğimiz bir ev kiralamıştık, oraya yerleştik. Muhtemelen şimdiye kadar yaşadığımız en sıkıntılı süreç o 2 haftaydı… Kızın bozulan psikolojisi, tüm oyuncaklarının Türkiye’de kalması, evin geçici olmasından kaynaklı yerleşemeyişimiz, ev arama süreci, diğer banka vs işeriyle uğraşma derken epey yorulduk. Aslına bakarsanız gelmeden önce okul puanlarına ve uzaktan anladığımız kadarıyla konuma bakarak kalacağımız yerleri aşağı yukarı belirlemiştik, ancak gerçek dünya hiç de öyle olmadı maalesef… Herşeyden önce hesaba katmadığımız bir konu vardı; 10-15 gün içinde boşalacak veya halen boş olan bir ev bulmak çok zordu. Tabi onlarca parametre içinde (bütçe, oda sayısı, konum, okul puanı, muhitteki demografik dağılım, suç oranları…) bulduklarınız arasında bir de müsaitlik durumuna bakıyorsunuz. Hesaba katmadığımız diğer bir konu ise evlerin kiralanma sistemiydi… Burada ev kiralamak Türkiye’deki sistemden tamamen farklı. Evlerin neredeyse tamamı çok büyük inşaat şirketlerine ait, ve tamamı dönemsel olarak leasing ile kiralanıyor. Bu da ne demek, yani leasing onayınız çıkması için Permanent Resident Permit (Greencard), SSN (Sosyal Güvenlik Numarası), banka hesabı ve hatta kredi geçmişiniz olması gerekli demek… Bunu burada öğrenmek biraz üzücü oldu ancak bu konuda gelmeden bir şey yapabilmemiz maalesef imkansızdı. Hep benzer yazılarda okuduğunuz en büyük problem burada ortaya çıkıyor: Ev kiralamak için banka hesabı gerekli, banka hesabı açmak için SSN ve ev adresine gelen bir fatura (Utility Bill) gerekli, fatura için ev adresi gerekli gibi sonsuzluğa uzanan bir kısır döngü:) Ancak bizim ülkemizdeki kadar olmasa da çok şükür ki burada da kuralları esneten firmalar ve insanlar olabiliyor. Mesela JP Morgan Chase Bank kesinlikle ev adresi ve SSN olmadan banka hesabı açmadı, ancak Bank of America daha sonra bu bilgileri güncellemek kaydıyla hesabı açtı. Bulduğumuz bir evin şirketi SSN, 6 ay geçerli göçmen vizesi (6 aylık vize varken 14 aylık leasing kiralaması yapamazmış), banka hesabı ve kredi geçmişi konularından sıkıntı çıkarıp başvurumuzu reddetti, ancak bir diğeri yine güncellemek kaydıyla kabul etti, gibi… Herneyse, tüm bu sıkıntılı sürecin sonunda evimizi son 2 gün kala bulduk ve içine girene kadar neredeyse tüm eşyaları Ikea’dan alarak yerleştik…
En büyük sıkıntılarımızdan bir diğeri ise SSN kartlarımız oldu… Herkese 2 haftada gelen SSN’ler bize bir türlü gelmek bilmedi. Hatta 2 ayda gelecek olan Greencard’larımız 3 haftada geldi, ancak SSN kartlarımız o vakte kadar teslim edilmedi. Christmas dönemi yüzünden vs derken 2018’e girdikten sonra ehliyet başvurusu, dil okulu kaydı, kredi kartı başvurusu gibi hemen her konuda gerekli olan bu konu bizi iyice panikletmeye başladı. Evimize yakın bir Social Security Office bulup sorgulamaya gittik ve bir yanlışlık sonucu kartlarımızın daha basıma bile gitmediğini öğrendik. (Bu sıklıkla karşılaşılan bir durummuş inanırmısınız…) Sıfırdan başvuru oluşturduk ve kartlarımız 12 gün sonra adreslerimize geldi. Gelir gelmez de ehliyet ve kredi kartı başvurularımızı yaptık. Kredi kartı konusunda da şöyle bir bilgi paylaşmamda yarar var: JP Morgan Chase Bank (evi kiraladıktan sonra buradan da hesap açtırdık) gerçek kredi kartına şimdi başvurmayın reddedilirsiniz, 5-6 ay bekleyin dedi; ancak Bank of America başvuralım, çıkabilir dedi ve 1000’er USD limitli kredi kartlarımızı aldık. (Secured Credit Card alabiliyorsunuz Credit History oluşturmak için, ancak normal kredi kartı alırsanız bu daha da iyi çünkü harcadıkça biriktirme özellikleri vs oluyor. Bizim gibi harcadıkça harcayan göçmenler için önemli bir konu bu:) )
Bu aşamalara gelene kadar 2 adet araba satın almıştık zaten, araba almak için banka, adres, SSN falan gerekmiyor, en kolay işlerden biri bu… Ancak arabaya binmeden önce sigorta yaptırmanız gerekiyor ki yine en sıkıntılı işlerden biri bu. Sigorta fiyatları burada kullanma geçmişi ve ehliyet tecrübesi göz önünde bulundurularak oluşturuluyor. Bu sebeple uyanıklık yapıp Türkiye ehliyet bilgilerini vererek işlem yaptık. Ancak online onay veren sistem daha sonra sıkıntı çıkardı ve Türkiye ehliyet geçmişinin raporu ve tercümesi verilmezse poliçe tutarının neredeyse iki katına çıkacağı bilgisi geldi. Burada da azmederek e-Devlet’ten 1 yıllık pdf formatında ehliyet raporu oluşturup bunu Türkiye’de tercümana yollayıp tercüme ettirip tüm bunları sigorta şirketine göndererek hallettik. Benzer durumda olan arkadaşlar mutlaka bu konuya dikkat etsinler. Şu an yazılı sınavını geçtiğimiz ehliyetin direksiyon sınav tarihin bekliyoruz, umarız sıkıntısız ehliyetleri cebe koyarız:)
Sağlık sigortasına gelince, bu oldukça karışık bir konu… En korktuğumuz ve buranın en dezavantajlı konusu bu aslında. Yine benzer durumdaki arkadaşlara yardımcı olabilir diye düşünerek paylaşıyorum: Sene sonu SSN numaramız olmadan Healthcare Marketplace’e sigortalarımız için başvuruda bulunduk. (Sağlık sigortasına kredi garantörlüğü yapan kurum gibi bir şey burası anladığımız kadarıyla… Sigortanız aylık 1500 USD ise örneğin 1000 USD’sini burası karşılıyor, siz 500 USD ödüyorsunuz, mali dönem sonunda vergi konusuyla beraber devletle hesaplaşıyorsunuz gibi anladığımız birbirine entegre bir sistemin bir parçası) Tabi SSN olmadığından bu direk reddedildi. Bunu bu ay fark edene kadar riske girip sigortasız yaşadık, ancak Teksas Eyaleti belli bir yaş altındaki çocuklara ücretsiz sağlık sigortası yaptığından kızımızın Medicaid sigortasını kabul ettirdik. Eşim ve ben de, ben işe girdikten sonra bir aile sağlık sigortası seçerek komple daha iyi bir sigortaya sahip olacağız. Muhtemelen bu durumda kızımızın Medicaid sigortası otomatikman iptal olacak…
Şu anda Beren Montessori Preschool’da tam gün okula başladı, eşim tam gün dil okuluna gidiyor ve ben de medikal sektörden olmasa da otomotiv sektöründe bir satış işine kabul edildim. Yavaş yavaş işleri yoluna koymaya ve kredi geçmişimizi oluşturarak masraflarımızı çıkarmaya başladık.
Kızımızın Richmond Hill Montessori Preschool’daki ilk günü:
Başımızdan geçen olaylar hakkında, veya burada aklımıza gelmeyen daha pek çok konuda ve her ne kadar önceden hazırlık yapılsa da bizim başımıza geldiği gibi yaşanabilecek olumsuzlukları azaltmak amaçlı tüm sorularınıza buradan yardımcı olmaya çalışacağız. Yolunuz açık, şansınız bol olsun…
Umut-Gizem-Beren Çelikel
**Başvuru aşamasından, ABD’de yeni hayatınızı kuracağınız o heyecan dolu günlere kadar aklınıza gelebilecek her türlü konuda sizlere destek olmak isteriz. Hizmetlerimizle ilgili bilgi almak için bu linke tıklayın.
Selamlar Umut,
Bu siteyi yeni keşfettim. İlk sizin yazınızı okudum. Gerçekten çok içten ve güzel anlatım yapmışsınız. Diğer yazıları okumaya devam ediyorum. Ben 2019 sonuçlarını bekliyorum. Umarım çıkar ve yine umarım sorunsuz bir şekilde Birleşik Devletlere ailemle yerleşebilirim.
Sana ve Ailene sonsuz mutluluklar dilerim. Bahtınız açık olsun. Her şey planladığınız gibi gönlünüzce olsun.
Merhabalar, ben, eşim ve 1,5 yaşındaki oğlumuzla green card talihlilerinizdeniz. Açıkçası buradaki düzenimizi bozup gelmeli miyiz çok kararsızız. Sizlere nasıl ulaşabiliriz de kafamızdaki soruları sorabiliriz?
Milyonlarca insanın hayali ve yılda sadece 50bin kişinin ulaşabildiği bir imkan. Kafanızda sorular olması normal. Göçmen olmaya karar vermek böyle bir şey. Çocuk sahibi olmak normalde adayları daha çok motive ediyor. Oğlunuz bir dünya vatandaşı olmak üzere. Çok düşünecek bir şey yok ama yine de siz bilirsiniz.
Merhabalar Umut Bey,
yazinizi okuyup çok beğendim hatta direk nişanlıma gönderdim oda okusun diye. Uzun zamandır nasıl amerikaya gideriz planı yapiyoruzki en iyi seçenek Green Card almak heralde biz Dubaide yaşıyoruz ve en kısa zamanda Green Card başvurusu yapicaz. sizin yazınız güzel bi motivasyon oldu bizim icin. aklımızda büyük bir soru var biz evlenmeden once green kart cekilisine başvurmak istiyoruz ama çekilişe kadar evlenmiş olucaz. eğer birimize cikmis olursa konsolosluk görüşmesinden once evlenmiş olursak esim benim green card haklarımı kullanabilirim? yada green carda başvurmadanmi evli olmamız gerek? ona gore evlenme tarihimizi belirlememiz gerek. Umarım sizi çok sıkmadım. şimdiden teşekkür ederim.
Basvurunuzda kendinize ve nisanliniza iki ayri basvuru yaparak sansinizi ikiye katlayabilirsiniz. Bu asamada evli olmaniz gerekmiyor. Devaminda herhangi bir tane basvurunun kazanmasi durumunda evli bir cift olarak belgeleri doldurmaniz yeterli olur. Siradaki cekilis kayitlari Ekim-Kasim 2018, bunun sonuclarinin aciklanmasi Mayis 2019, o yil icin ilk vize basim tarihi Ekim 2019 olacak. Iyi sanslar!!